Print this page

İmam Hamenei’nin Basireti ve Siyasi Zafer

Rate this item
(0 votes)
İmam Hamenei’nin Basireti ve Siyasi Zafer

 İran gerçeğini görmek, İran’ı tanımadan, ülkeye hakim sistemi, Veliyyi Fakihi ve İslami ilkeleri tanımadan mükün değildir.
İran’ı toz pembe göstermek, hiçbir sorun yokmuş gibi algı oluşturmak, halkın itirazlarının hep dış kaynaklı olduğunu söylemek İran gerçeği ile bağdaşmaz ve akıldan uzaktır.
İslam devleti olmanın zorluklari vardir; çünkü dünyaya hakim siyasi hegemonyaya karşı bir alternatif sistem olarak ortaya çıkmışsınız; Dine daylı adalet sistemini işler hale getirmek, sosyal adaleti hakim kılıp refah, emniyet, eğitim-öğretim, kültürel vs. sorunları çözmek istiyorsunuz bunun için bazı bedeller ödemek zorundasınız;
- Dış baskı, ambargo, saldırı göğüs gereceksizniz hatta savaşa da hazırlıklı olacaksınız,
- İçdeki muhalif güçleri kargaşaya sürükleyecek etkenlere hazırlı olacaksınız
- İhanet, yolsuzluk, hortumlama, rüşvet, enflasyon, pahalılık, işsizlik gibi sorunları kaşıyacak dış güçlerin planlarına karşı kendi planının olacaktır.
Hakkı ve gerçekleri kabul etmek zordur; bu gibi sorunlar Resulullah (saa) hükümetinde de vardı. Hz. Ali (as) hükümetinde de vardı. Asıl önemli olan doğru çözüm yollarını bulmaktır.
Ülkenin ekonomik sorunları var...


Sorunların çoğunun sebebi dış kaynaklı olabilir ama sorumlusu ve çözmede görevli icra makamında bulunan yöneticilerdir.
Halkın hakkını savunacak güçlü bir muhalefet olmadığından bazen halkın kendisi sokaklara iniyor.
Ülkenin “ekonomik sorun” adında bir gerçeği var; enflasyon, işsizlik, pahalılık gizlenecek kadar küçük rejim devirecek kadar da büyük değildir. İran’ın beka sorunu yoktur; ekonomik, siyasi, kültürel sorunları çözecek kadar güçlü ve tecrübeli bir ülkedir.
Yani sorunları hasıraltı edecek, gerçekleri saklanacak, sorunların dile gelmesiyle beka sorunu yaşayacak kadar küçük ve güçsüz bir ülke değildir.
Son olayların arkasındaki gerçeği görmek gerekir. Bu kargaşa ve vur kırların sebebinin benzine yapılan zam olduğunu düşünmek safdillik olur.
Son olaylara ortam hazırlayan faktörler arasında en fazla dikkat çeken şudur; “Amerika ile anlaşma” konusunda görüş ayrılığıdır. Ruhani hükümeti Amerika ile uzlaşma yapılması gerektiği, amborgaların ancak bu sayede kaldırılacağı ve ekonominin düzeleceğine inanalardandır. Rehber ise “Amerika’ya güvenilemeyeceğini, yalan söylediklerini, sözlerinde durmayacaklarını, aldatacaklarını” yıllarca söylemesine rağmen hükümet dinlemedi ve 5+1 grubu ülkeleriyle masaya her oturduğunda birşey kaybetti. İmam Hamenei olaylar öncesi yaptığı bir konuşmada Amerika ile görüşmeleri tamamen yasaklayarak son noktayı koydu.
Hükümet yetkilileri bütçede para kalmadığını, maaşları dahi veremediklerini, ekonominin durduğunu dillendirmeye başladılar. Hatta olaylar başlamadan bir hafta önce Ruhani “ben BM toplantısında Amerika ile görüşseydim amborgaları kaldırırdım” sözlerini söylemekte beis görmedi.


ABD amborgaları artırınca ekonomik sorunlar halkı daha da zor durumda bırakıyordu. Geçici de olsa ekonomik sorunlara çözüm olarak vergiler artırılır ve zamlar yapılır.
Ruhani hükümeti başka çözüm yokmuş gibi halkı daha fazla tahrik edecek, sokaklara dökecek benzine zam yapınca olanlar oldu.
Emperyal güçün baskısı ve idarecilerin ekonomiyği düzeltmede beceriksizlikleri bu sorunları gidermek için zamlar yapmaya mecbur bırakıyor, zamlarla halkı tahrik edip sokaklara döken emperyalistlerin asıl hedefi ekonomi değildiR.
ABD ve Siyonist ekonomik huzursuzluğun yönünü siyasete yönlendirip sorunları siyasileştirecekti. Siyasi sorun, siyasi kaos derken rejim meselesine dönüştürmek istiyordu.
Emperyal güç içteki piyonları aracılığıyla "gördünüz mü ekonomik sorunları Batısız çözemiyoruz, onlarla anlaşmadan başka çare yok" demeye getiriyordu.
Çünkü Amerikayla uzlaşmaya İmam Hamenei başından beri karşı çıkıyordu, bu kargaşalar başta İmam Hamenei olmak üzere rejimi zor duruma düşürmek için planlanmıştı.


Hükümet zam yapacak, halk itiraz edip sokağa dökülecek geri adım atılsa bu hükumetin zaafı olacak, geri adım atılmasa halk durmayacak, ekonomik sorun siyasileştirilecek ve ayaklanma başlayacaktı.
İmam Hamenei beklenenin tam tersine yine herkesi ters köşe yaptı; benzine zamları kabul etmesi bu siyasi oyunu bozdu. Çünkü bu zamların ekonomik sorunları çözemeyeceğini ekonomi bilgisi olan biri bile anlar. İmam Hamenei, halkın benzine zam yapılmasını protestosunu siyasileştirilip güvenliğe yönelik bir komplo olduğunu görebiliyordu.
İmam Hamanei, "Hem dostlarımız hem de düşmanlarımız, bizim askeri, siyasi ve güvenlik savaşında düşmanı geri ittiğimizi bilsinler. Bu son günlerdeki olaylar güvenlik kaynaklı işlerdi, bunlar halk tarafından değildi. Çeşitli alanlarda düşmanı geri püskürttük ve ekonomik savaş alanında da kesin şekilde düşmanı geri püskürteceğiz," sözleriyle sorunun ekonomik değil ülkenin güvenlik ve siyasi konu olduğuna vurgu yapıyor.
Böylece Rehber bu basiretli beyanlarıyla ekonomik sorunlardan suistimal etmek isteyenlerin heveslerini kursaklarında bırakıyordu.

Read 980 times