Print this page

İran’ın Filistin Meselesindeki Rolü

Rate this item
(0 votes)
İran’ın Filistin Meselesindeki Rolü


Filistin Yasama Konseyi Başkan Yardımcısı İran’ın direnişi ve Filistin meselesini destekleme konusunda büyük bir rol üstlendiğini vurguladı.

 
Filistin Yasama Konseyi Başkan Yardımcısı Ahmet Behr ve Hamas Hareketi’nin önemli liderleri Gazze Şeridi’ndeki halkın sıkıntılı durumuyla ilgili olarak Tesnim Haber Ajansı’na konuştu.

Ahmet Behr Tesnim Haber Ajansı’na verdiği röportajda şunları söyledi: “Hiç şüphesiz bütün dünya Gazze Şeridi’nin aynı şekilde kuşatma altında olduğunu ve dünyanın en fakir bölgesi haline geldiğini biliyor. Bu bölgedeki halkın yaklaşık yüzde 40’ı fakirdir, okullardan mezun olanların yaklaşık 100 bini işsizdir. Filistin halkı, özellikle de Gazze Şeridi sakinleri acı ve sıkıntılarla boğuşmaktadır.  Ama buna rağmen onlar azim, irade ve imanla Filistin meselesini savunmaktadır.

Herkesin bildiği gibi Siyonist düşman Filistin halkının iradesini kırmak için üç savaş çıkarmış ama bu savaşlarda fakirliğe, açlığa, yaptırımlara ve Filistin halkına karşı yapılan bölgesel ve uluslararası komplolara rağmen, Filistinliler kazanmıştır.”

Ahmet Behr Direniş’in İsrail’in her türlü işgaline karşı hazırlıklı olduğunu vurgulayarak şunları söyledi: “Direnişin ve Filistinli grupların topraklarını savunmaya hakkı vardır. Bizim bütün gücümüzle Filistin’i kurtarmak için direnmeye hakkımız var. Çünkü buradaki Yahudiler, bizim meselemize yabancıdır. Bütün Filistin halkına ve Arap ümmetine şunu söylüyoruz: Eğer Siyonist düşman bizim halkımıza saldırırsa ve yeniden Filistinlilerin evlerini yıkar ya da kadınlarını ve çocuklarını öldürürse, direniş asla eli bağlı ve sessiz bir şekilde durmayacaktır. Siyonistlerin bu ahmaklığına şiddetle cevap verecektir.”

Ahmet Behr İran İslam Cumhuriyeti’nin Direniş ekseni ve Filistin meselesindeki rolü hakkında şunları söyledi: “İran İslam Cumhuriyeti Filistin ve Kudüs konusunda vazifesini yerine getirmiştir. İran İslam Cumhuriyeti Direniş ve Kudüs meselesini desteklemede büyük bir rol oynamıştır.”

Filistin Yasama Konseyi Başkan Yardımcısı Trump’ın Amerika Başkanlığına seçilmesinin Filistin meselesine etkisi hakkında şunları söyledi:

“Bana göre Amerika’nın politikası ister Clinton’la ister Trump’la, hangi kişiyle olursa olsun bellidir. Bu politika da açık bir şekilde Siyonist rejimi desteklemektir. Onların hepsi de Siyonist Rejimin tarafını tutan politikalar izlemektedir. Trump’ta açık bir şekilde dünyaya Amerika Büyükelçiliği’ni Kudüs’e taşımak istediğini söylemiştir ve bu ahmaklıktır. Biz Trump’ın ifadelerinin çok açık olduğunu ve bu ifadelerin Siyonist rejimi desteklemek ve Direnişi terörizm saymak olduğunu söylüyoruz. Bu yüzden Trump’ın politikası Amerika’nın diğer bütün başkanları gibi düşmancadır ve onunla Clinton ya da diğerleri arasında hiçbir fark yoktur.

Amerika’nın politikasının, Obama, Clinton ve her kim ile olursa olsun Siyonist Rejimi destekleyen bir politika olduğu kesindir ve bu değişmeyecektir. Onların, beş binden fazla halkı esir olan, birçok kurban veren, halkının birçoğu yaralanıp sakatlanan ve birçok çocuğu yetim kalan Filistin halkına önem vermeleri ve dikkat etmeleri gerekmektedir ama Amerika yetkilileri bu konuları unutarak katillerin yanında yer almış ve kurbanları kendi haline bırakmış ve terk etmiştir.”

Ahmet Behr son olarak şunları söyledi: “Biz her zaman Filistin halkının yanında olan İran halkına saygılarımızı ve selamlarımızı iletiyoruz. Arap ve İslam ümmetine de özellikle bugün Kudüs’te bölgenin Yahudileştirilmesi gibi işgallerin yaşanmasını dikkate alarak, Filistin meselesinin onların desteğine ihtiyacı olduğunu söylüyoruz. Kudüs sadece Filistinlilere ait değildir. Kudüs bütün Arap ve İslam ümmetine aittir ve bu yüzden bu ülkelerden talepte bulunuyoruz.

Biz Arap ve İslam ümmetine onların Filistin halkının direnişini desteklemesine ihtiyacımız olduğunu söylüyoruz, bildiriler ve kınamalar istemiyoruz. Biz Kudüs’ü işgalden kurtarmak için gerçek bir fiili eylem ve Filistin direnişine destek istiyoruz.”

Read 1552 times